|Bizim milletimizin adalet düzeyi,
başka milletlerin adaletinden
aşağı kalamaz.
M.Kemal Atatürk

7343 Sayılı Kanun Değişikliği Sonrasında Tehir-İ İcra (İcranın Geri Bırakılması) Süreci

1- İlamlı İcranın Durdurulması (Tehir-i İcra) Nedir?

Hukukumuzda, kanunda açıkça düzenlenmiş olan kesinleşmeden icra edilebilecek kararlar dışında kural olarak bir mahkeme kararının icra edilebilmesi için kesinleşmesine gerek yoktur. Bu nedenle mahkeme tarafından hükmedilen gerekçeli karara karşı istinaf ya da temyiz kanun yoluna başvurulsa dahi ilgili kararın icrasına devam edilebilecektir. Kararın bozulma durumuna rağmen; borçlunun icra takibi altında kalması olumsuz bir durum meydana getirmektedir.  İşte bu olumsuz durumun önlenmesi amacıyla kanun koyucu tehir-i icra müessesesini getirmiştir.

Buna göre; ilamlı icra takibi borçlusunun, icra dosyasına belirli bir teminat göstererek; istinaf ya da temyiz yargılamasından gelecek karara kadar icra dosyasını durdurma imkânı elde edilmiştir.

Tehir-i icra müessesesi İcra İflas Kanunu m. 36’da düzenlenmiştir; “İlâma karşı istinaf veya temyiz yoluna başvuran borçlu, hükmolunan para veya eşyanın resmî bir mercie depo edildiğini ispat eder yahut hükmolunan para veya eşya kıymetinde icra mahkemesi tarafından kabul edilecek taşınır rehni veya esham veya tahvilât veya taşınmaz rehni veya muteber banka kefaleti gösterirse veya borçlunun hükmolunan para ve eşyayı karşılayacak malı mahcuz ise icranın geri bırakılması için takibin yapıldığı yer icra mahkemesinden karar alınmak üzere icra müdürü tarafından kendisine uygun bir süre verilir. Bu süre ancak zorunluluk hâlinde uzatılabilir. Borçlu, Devlet veya adlî yardımdan yararlanan bir kimse ise teminat gösterme zorunluluğu yoktur. Nafaka hükümlerinde böyle bir süre verilemez”.

  • İİK m. 36’da da düzenlendiği üzere nafaka ödemelerinde tehir-i icra prosedürünün uygulanması mümkün değildir.
  • Ayrıca belirtmek gerekir ki Devlet veya Adli Yardımdan yararlanan kimselerin teminat gösterme zorunlulukları bulunmamaktadır.

2- İlamlı İcranın Durdurulması (Tehir-i İcra) Süreci

Tehir-i İcra prosedürü, yargılamanın istinaf veya temyiz aşamasında devam etmesi halinde; ilamlı icra takibi alacaklısının alacağını almasına engel olmaktadır.

  1. Tehir-i İcra süreci, ilamlı icra emrinin borçluya tebliğ edilmesi ile başlamaktadır.
  2. Akabinde yerel mahkemeden gerekçeli kararın tebliği istenmelidir.
  3. Gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal süre içerisinde kanun yoluna başvurulmalıdır. (Dilekçenin tehir-i icra talepli olarak gönderilmesi gerekmektedir.)
  4. Akabinde ise kanun yolu dilekçesinin gönderildiği mahkemeden kanun yoluna başvurulduğuna ilişkin derkenar talepli edilmelidir.
  5. İcra dosyasına derkenar ile birlikte, en az 90 günlük kapak hesabı talebini de içeren bir mehil vesikası talebi sunulmalıdır.
  6. Hesaplanan 90 günlük kapak hesabı, nakit ya da teminat mektubu olarak icra dosyasına teminat olarak yatırılmalıdır.
  7. Teminatın icra dosyasına sunulmasından sonra icra dosyasından mehil vesikası alınmalıdır.
  8. İcra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesinden değişik iş başvurusu yoluyla tehir-i icra talebinde bulunulmalıdır.
  9. İcra mahkemesinden gelen tehir-i icra kararını icra dosyasına sunarak icra dosyası, istinaf ya da temyiz kanun yolu bitene ve karar kesinleşene kadar durdurulmalıdır.

3- İlamlı İcranın Durdurulması (Tehir-i İcra) Teminat Miktarı

Tehir-i İcra prosedürünün en önemli unsurlarından biri olan icra dosyasına teminat yatırılması, borçlunun borcu ödeyebilecek güçte olduğuna delil teşkil etmektedir. Nitekim kanun yolu sonrası verilecek karar sonrası icra takibi alacaklısı mağdur olmayacak; dosyadaki teminatın kendisine ödenmesini talep ederek alacağına kavuşmuş olacaktır.

Teminat miktarı, dosya hesabındaki borç tutarı ve 3 aylık faiz toplamından ibarettir. Teminat miktarının 3 aylık süre için belirlenmesinin nedeni ise, teorik olarak yargılamanın 3 aylık bir sürede bitebileceği düşüncesinde yatmaktadır.

Teminat nakit olarak gösterilebileceği gibi; teminat mektubu ya da üzerinde haciz bulunmayan bir gayrimenkulün icra dosyasına gösterilmesi şeklinde de olabilir.

4- Mehil Vesikası Nedir?

Yukarıda da açıklandığı üzere borçlu tarafından icra dosyasına derkenar ile birlikte, en az 90 günlük kapak hesabı talebini de içeren bir mehil vesikası talebi sunulmasının ardından icra memuru tarafından borçluya 90 günlük bir mehil vesikası verilir.

İşbu mehil vesikasının verilmesiyle birlikte borçlu, 90 gün içerisinde icra hukuk mahkemesine değişik iş başvurusu yoluyla tehir-i icra kararı almak için başvurmalıdır.

  • Mehil vesikası ile birlikte icra dosyası durdurulmuş olup alacaklı bu süreçte herhangi bir haciz işlemi gerçekleştiremez.
  • Bununla birlikte 90 gün geçmesine rağmen borçlu tehir-i icra kararı alıp icra dosyasına sunmamış ya da icra dairesinden ek süre alamamışsa takip kaldığı yerden devam eder.

5- İcra Hukuk Mahkemesi’nden Tehir-i İcra Kararı Alınması

İlamlı takip borçlusu, mehil vesikasını almasının ardından takibin, istinaf ya da temyiz incelemesi sonuna kadar durması için icra hukuk mahkemesinden tehir-i icra kararı almalıdır.

İşbu kararı alabilmesi için bir dilekçe ile değişik iş başvurusu yoluyla icra hukuk mahkemesine başvurması gerekir.

Dilekçe ekinde;

  1. İcra takibine konu kararın tehir-i icra talepli olarak istinaf veya temyiz edildiğine ilişkin DERKENAR KARARI,
  2. En az 90 gün sonrasına ilişkin icra dosyası KAPAK HESABI,
  3. Teminatın yatırıldığına ilişkin DEKONT VEYA TEMİNAT MEKTUBU SURETİ,
  4. MEHİL VESİKASI bulunmalıdır.

6- Tehir-i İcra Kararında Görevli ve Yetkili Mahkeme

Görevli ve yetkili Mahkeme, takibin yapıldığı yer İcra Hukuk Mahkemesi’dir.

 

 

 

 

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

wpChatIcon